Bir ülkede yatırım yapmak üzere yola çıkan bir girişimcinin karar aşamasında
dikkate aldığı birçok faktör bulunmaktadır.
Ulusal ve uluslararası sermaye sahiplerinin, en genel manada yatırım ortamını,
iş yapma kolaylığını, ülkenin/bölgenin ekonomik ve sosyal durumunu, hammadde
ve lojistik imkanlarını değerlendirdikten sonra en fazla üzerinde durdukları
konu yatırım için sağlanan teşvik ve desteklerdir.
Diğer taraftan ülkeler açısından bakıldığında ise ekonomik ve sosyal kalkınma
için kullanılan en önemli müdahale aracı yine yatırım teşvikleridir.
Doğru kurgulanmış ve süreç içinde başarısı ölçülerek yenilenen yatırım teşvikleri
ile yatırımların geliştirilmek istenen sektör, konu ve bölgelere yönlendirilmesi
mümkün hale gelmektedir.
Buradan hareketle önceki yazımızda yatırım teşviklerinin amaçları hakkında
bilgi vermiş, teşviklerden yararlanmak için nereye nasıl başvurulması gerektiği
üzerinde durmuştuk. Bugün ele alacağımız konu ise ülkemizde yatırım yapacak
girişimlerin bilmesi gereken teşviklerin içeriği hakkında olacaktır.
Yatırım Teşvikleri Nelerdir?
Uzun yıllardır uygulanan yatırım teşviklerinin bazı yönleri zamanla değişmiştir.
Son durumda, 2012 yılında çıkarılan "2012/3305 sayılı Yatırımlarda Devlet
Yardımları Hakkında Karar" yürürlüğe konulmuş olup destekler bu çerçevede
sağlanmaktadır. Dört farklı yatırım teşvik sisteminden bahsedebiliriz.
1. Genel Teşvik Sistemi
Bazı alanlarda yeterince endüstrinin gelişmiş olması veya belirlenen minimum
kapasite sınırı nedeniyle bazı yatırımlara teşvik sağlanmayabilmektedir.
''Genel Teşvik Sistemi'' kapsamında; teşvik edilmeyen yatırım konuları dışında
olan; asgari sabit yatırım tutarı ve kapasite kriterlerini sağlayan yatırımlar
bölge ayrımı yapılmadan desteklenmektedir.
Genel teşvik sisteminde; KDV istisnası, gümrük vergisi muafiyeti, altıncı bölge
ile sınırlı olmak üzere gelir vergisi stopajı ve gemi inşa yatırımları için
sigorta primi işveren hissesi desteği yer almaktadır.
2. Bölgesel Teşvik Sistemi
Bölgesel gelişmişlik farkları, lojistik avantajlar, kaynakların çeşitliliği ve arzı dikkate alınarak yukarıda belirttiğimiz amaçları gerçekleştirmek üzere bölgesel teşvik sistemi uygulanmaktadır. Bölgesel gelişmişlik farklılıklarını azaltmada kullanılabilecek en etkili yöntemlerden birisi olarak yatırım teşvikleri sağlanmaktadır.
Bölgesel teşvik uygulamalarında iller 6 bölgeye ayrılmıştır. İllerin potansiyelleri
ve ekonomik durumları dikkate alınarak desteklenecek sektörler ve destek yoğunlukları
farklıdır. Bölgesel teşvik sistemimi kapsamında ayrıca Organize Sanayi Bölgeleri'nde
yapılacak olan yatırımlar ile Endüstri Bölgeleri'nde imalat sanayine yönelik
olarak yapılacak yatırımlar bir alt bölge desteklerinden yararlanmaktadır. Bazı
orta-yüksek teknoloji yatırımları (elektrik motoru, kimyasal madde ve ürünlerin
imalatı, motorlu kara taşıtları imalatı, makine ve teçhizat imalatı, demiryolu
araçları imalatı, jeneratör ve transformatörler imalatı...) ilk üç bölgede gerçekleştirilmesi
durumunda 4. bölgede uygulanan bölgesel desteklerden yararlanmaktadır.
3. Öncelikli Yatırım Uygulaması
Yatırım teşvikleri anlamında konusu itibariyle öncelikli olan ve nerede yapılırsa
yapılsın öncelikli kabul edilen yatırımlar bu kapsamda desteklenir. Öncelikli
yatırım konularında yapılan yatırımlar, 1. 2. 3. ve 4. bölgelerde ise 5. Bölge;
5. ve 6. Bölgelerde ise kendi bölgelerine uygulanan desteklerden yararlanmaktadırlar.
4. Stratejik Teşvik Sistemi
İthalat bağımlılığı yüksek ürünlerin üretimi, yerlileştirme stratejisi kapsamında
stratejik yatırım teşvik sistemi kapsamında desteklenmektedir.
Söz konusu yatırımların desteklenmesi için; asgari sabit yatırım tutarının
50 milyon TL olması, yatırım konusu ürünle ilgili yurt içi toplam üretim kapasitesinin
ithalattan az olması, yatırımla sağlanan katma değerin asgari %40 olması (rafineri
ve petrokimya yatırımlarında bu şart aranmaz), ürünle ilgili toplam ithalat
değerinin son 1 yıl itibarıyla en az 50 milyon USD olması gerekmektedir.
Eylül Ayında Yatırım Teşvikleri
Eylül ayında 1127 adet teşvik belgesi düzenlenmiş ve 19.4 miltar TL'lik sabit
yatırım ve 30.506 kişilik ilave istihdam öngörülmüştür. Yatırım talebinin %73'ü
imalat sektöründe gerçekleşmiştir.
Ocak-Eylül arasında yatırım talebi geeçen senenin %13 üzerindedir.
Sonuç olarak, ülkemizdeki yatırımların artırılması, yatırımların ülkemizin
genel amaçlarına uygun alan ve bölgelere yönlendirilmesi açısından yatırım teşvik
sistemimiz oldukça önemlidir.
Bu kapsamda düzenlenen teşvik belgesi adedinin, yatırım miktarının ve öngörülen
istihdam sayısının artması önemlidir.
Diğer taraftan teşvik belgesi sağlanan yatırımların imalat sektöründe olması
istihdam ve katma değer anlamında ülkemiz ekonomisine katkı sağlayacaktır.
Girişimcilerimizin bu imkanlardan yararlanması için gerekli tanıtımların etkin
bir şekilde yapılmasını ve teşviklerden istifade etmesini dileriz.